Tasarruf Finansman Şirketlerinde Likidite Yeterliliği: Yeni Tebliğ ile Gelen Değişiklikler ve Uygulamadaki Son Durum

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından yayımlanan “Tasarruf Finansman Şirketlerinin Likidite Yeterlilik Oranının Hesaplanmasına İlişkin Tebliğ”, 1 Ocak 2026 tarihinde yürürlüğe girmek üzere Resmî Gazete’de yayımlanmıştır. Bu düzenleme, tasarruf finansman sektörünün finansal istikrarını güçlendirmeyi, şirketlerin yükümlülüklerini zamanında yerine getirebilecek likidite düzeyine sahip olmasını sağlamayı amaçlamaktadır. Tebliğ, mevcut mevzuat çerçevesine yeni bir hesaplama yöntemi ve denetim mekanizması ekleyerek sektördeki likidite yönetimini standartlaştırmaktadır. Aşağıda, düzenlemenin kapsamı, getirdiği yenilikler ve önceki sistemle karşılaştırmalı değerlendirmesi yer almaktadır.

Av.Furkan CIĞAL

4 min oku

three round gold-colored coins on 100 US dollar banknotes
three round gold-colored coins on 100 US dollar banknotes

1. Düzenlemenin Arka Planı ve Mevcut Mevzuatla İlişkisi

Tasarruf finansman şirketleri; 6361 sayılı Kanun, ilgili Yönetmelik ve BDDK tarafından çıkarılan ikincil düzenlemeler uyarınca faaliyet göstermektedir. 2021 yılında yürürlüğe giren “Tasarruf Finansman Şirketlerinin Kuruluş ve Faaliyet Esasları Hakkında Yönetmelik”, sektöre ilişkin temel hükümleri belirlemiş; organizasyon ücreti, tasarruf planları, cayma süreçleri ve yükümlülüklerin niteliği gibi konuları kapsamlı şekilde düzenlemiştir.

Ancak Yönetmeliğin 28/8. maddesi, likidite yeterliliğine ilişkin daha ayrıntılı ve özel bir düzenlemenin ayrıca yapılacağını öngörmekteydi. Yeni yayımlanan Tebliğ, işte bu boşluğu doldurarak:

  • Şirketlerin 30 günlük dönemde nakit giriş ve çıkışlarını nasıl hesaplayacağını,

  • Bu hesaplamadan elde edilen likidite yeterlilik oranının (LYO) nasıl raporlanacağını,

  • Uyum yükümlülükleri ve oransal sınırlar ihlal edildiğinde yapılması gereken bildirimleri

ayrıntılı biçimde tanımlamaktadır.

2. Tebliğ ile Getirilen En Önemli Yenilik: Likidite Yeterlilik Oranının Zorunlu Hale Gelmesi

Yeni Tebliğin merkezinde likidite yeterlilik oranı (LYO) yer almaktadır.

Önceki Durum:

Yönetmelik, şirketlerin likidite yükümlülüklerine genel şekilde değinmekte olsa da; oran, hesaplama yöntemi, 30 günlük nakit akışı, dikkate alma oranları ve raporlama sınırları gibi teknik detaylar bulunmamaktaydı.

Yeni Durum:

Artık tüm tasarruf finansman şirketleri LYO hesaplamak, belirli oranların altına düşmemek ve düzenli raporlamak zorundadır.

Tebliğe göre:

  • LYO = Nakit Girişi / Nakit Çıkışı

  • Günlük hesaplanır, haftalık basit aritmetik ortalama alınır.

  • Bu haftalık ortalama %100’ün altına düşemez.

Bu düzenleme, şirketlerin kısa vadeli yükümlülüklerini karşılayacak yeterli likiditeyi her zaman elinde bulundurmasını zorunlu kılarak sektörde etkin bir risk yönetimi sağlamaktadır.

3. Nakit Girişi ve Nakit Çıkışı Hesaplamalarının Standartlaştırılması

Tebliğ, daha önce uygulamada şirketten şirkete değişebilen nakit akışı değerlendirmesini netleştirmiş ve aşağıdaki şekilde sınırlandırmıştır.

3.1. Nakit Girişleri (MADDE 5)

Nakit girişleri; 30 gün içinde tahsil edilmesi beklenen kalemlere BDDK tarafından belirlenecek dikkate alma oranlarının uygulanması ile hesaplanacaktır.

Nakit girişi sayılan başlıca kalemler:

  • Kasa ve efektif depo,

  • Katılım esaslı kira sertifikaları ve yatırım fonları,

  • Katılım bankalarından alacaklar,

  • Müşterilerden tahsil edilecek tasarruf taksitleri, finansman alacakları,

  • Organizasyon ücreti tahsilatları,

  • Vadesiz veya vadesi belli olmayan alacakların belirli oranları,

  • Şirketin çağrı veya satış hakkını kullanarak 30 gün içinde nakde çevirebileceği varlıklar.

Bu kapsam, şirketlerin bilanço dışı varlıklar da dahil olmak üzere gerçeğe uygun değer üzerinden hesap yapmasını gerektirmektedir.

3.2. Nakit Girişine Dahil Edilemeyenler (MADDE 6)

Aşağıdakiler nakit girişi kabul edilmez:

  • Tasfiye olunacak alacaklar veya zarar niteliğinde alacaklar,

  • 90 günden fazla gecikmiş tasarruf ödemeleri,

  • Şarta bağlı işlemler (koşullu gelirler).

Bu ayrım, aşırı iyimser tahminlerle likidite oranının yapay şekilde yükseltilmesini önlemeyi amaçlamaktadır.

4. Nakit Çıkışlarının Hesaplanması ve Davranışsal Tahminler

4.1. Nakit Çıkışları (MADDE 7)

30 gün içinde gerçekleşmesi beklenen yükümlülükler dikkate alınır. Bunlar arasında:

  • Müşterilere yapılacak tahsisat ödemeleri,

  • Sözleşmeden cayma veya fesih halinde iade edilecek tasarruf tutarları,

  • Müşterinin davranışsal olarak cayma hakkını kullanmasının beklendiği iade tutarları,

  • Organizasyon ücretlerinin iadesi,

  • Borç geri ödemeleri,

  • Temettü ödemeleri,

  • Cayılabilir veya cayılabilir nitelikli bilanço dışı borçlar

yer alır.

Önemli yenilik:
Tebliğ, “davranışsal beklenti” kavramını açıkça kullanmıştır. Bu, şirketlerin geçmiş müşteri davranışlarına dayalı olarak öngörülen potansiyel nakit çıkışlarını hesaplamaya dahil etmesini zorunlu kılar.

4.2. Nakit Çıkışına Dahil Edilmeyenler (MADDE 8)

Aşağıdaki kalemler nakit çıkışı sayılmaz:

  • Personel giderleri,

  • İşletme giderleri,

  • Amortisman,

  • Vergi, resim, harç (faaliyetle ilişkilendirilemeyenler),

  • Finansal borç niteliğinde olmayan karşılıklar.

Bu sınırlama, hesaplamayı yalnızca doğrudan likidite riskine yol açabilecek kalemlerle sınırlandırmaktadır.

5. Raporlama ve Uyum Yükümlülükleri: Daha Sıkı Denetim

Tebliğ, şirketler için kapsamlı bir raporlama yükümlülüğü getirmiştir.

Raporlama yükümlülükleri (MADDE 9):

  • Haftalık LYO bildirimi zorunludur.

  • 6 hafta üst üste LYO’nun %200’ün altına düşmesi Kuruma bildirilir.

  • LYO’nun %120’nin altına düşmesi halinde nedenler ve alınacak önlemler derhal bildirilir.

Bu eşikler, şirketlerin finansal stres altında olup olmadığını erken tespit etmeye yöneliktir.

6. Oransal Sınırlara Uyumsuzluk ve Yaptırımlar

MADDE 10’a göre:

  • LYO’nun %100’ün altına düşmesi veya düşmesinin beklenmesi halinde Kuruma açıklama yapılması zorunludur.

  • Uyumsuzluk iki hafta içinde giderilmelidir.

  • Bir takvim yılında en fazla 6 defa uyumsuzluk yaşanabilir.

  • Aykırılık halinde 6361 sayılı Kanun’un 44/1-(ğ) kapsamında idari yaptırım uygulanır.

Bu hükümler, sektörün disiplinli şekilde likidite yönetmesi için önemli bir baskı mekanizması oluşturmuştur.

7. Sonuç ve Değerlendirme

Yeni Tebliğ, tasarruf finansman sektöründe:

  • Likidite ölçümünü,

  • Nakit akışı projeksiyonlarını,

  • Davranışsal tahminlerin hesaplamaya dahil edilmesini,

  • Raporlama ve denetimi,

  • Uyum mekanizmalarını

tamamen standardize etmiştir.

Bu düzenleme ile birlikte sektörün finansal kırılganlığının azaltılması, müşteri yükümlülüklerinin güvence altına alınması ve tasarruf finansman modelinin daha öngörülebilir hale getirilmesi hedeflenmiştir.

Tebliğin yürürlüğe gireceği 1 Ocak 2026 tarihine kadar şirketlerin sistemlerini, raporlama süreçlerini ve likidite yönetimi politikalarını yeni düzenlemeye uygun hale getirmesi önem taşımaktadır.